0212 555 55 55
info@zeynepdemir.av.tr
avukat zeynep demir
  • ANASAYFA
  • HAKKIMIZDA
  • FAALİYET ALANLARI
  • MAKALELER
  • İLETİŞİM
Ece avukatlık büroları

İlamlı İcra Nedir? Takibi Nasıl Olur?

İlamlı İcra Nedir? Takibi Nasıl Olur?

İlamsız İcra yolu yalnız para (ve teminat) alacakları için mümkünken, paradan (ve teminattan) başka alacaklar (örneğin taşınır teslimi, taşınmazların tahliye ve teslimi vb.) için ilamsız icra yoluna gidilemez. Bu gibi alacaklar için alacaklının mutlaka ilk önce mahkemede dava açarak bir hüküm alması, diğer bir ifade ile alacağının bir ilama bağlanmasını sağlaması gerekir. Aksi takdirde bu tür alacaklar bakımından doğrudan doğruya icra dairesine başvurularak ilamsız icra takibi yapılamaz. Buna karşılık konusu para (ve teminat)olan alacaklar bakımından, alacaklı isterse bir mahkeme kararına (ilama) gerek kalmadan doğrudan doğruya icra dairesine başvurarak ilamsız icra takibi yapabilir; isterse doğrudan doğruya icra dairesine başvurmadan (yani, ilamsız icra takibi yapmadan) önce mahkemeye dava açar, alacağını bir ilama bağlatır ve daha sonra bu ilamı icraya koyabilir. Yani, alacaklı bir para alacağının tahsilini sağlamak için,ilamlı veya ilamsız icra yollarından birini seçmekte serbesttir.

Bir ilama dayanılarak icra takibi yapılması halinde bu takibe"İlamlı İcra" adı verilmektedir. İcra ve İflas Kanunu 24-41 inci,maddelerinde İlamlı İcranın özelliklerini düzenlemekte. bunun dışında kalan hususlar için İlamsız İcra hakkındaki hükümlere atıf yapmaktadır.

İlamlı İcrada borçlu, ilam aleyhine olan, yani ilama göre borçlu durumunda olan kimsedir; bu kimse ölmüş ise, ilam mirasçılarına karşı icraya konur.İlamlı icra takibinin başarılı olabilmesi için, ilamdaki alacağın zamanaşımına uğramamış olması gerekir. Bu durumda borçlu icra mahkemesinden icranın geri bırakılmasını isteyebilir. On yıllık zamanaşımı kuralı Taşınmaz mülkiyetine ve taşınmaz üzerindeki diğer aynı haklara ilişkin ilamlar ile aile ve şahsın hukukuna ilişkin ilamlarda geçerli olmaz.

İlamlı İcra takibini alan icra dairesi ilamsız icra takibindeki gibi ödeme emri değil icra emri düzenler. Aradaki fark borçlunun icra emrine itiraz edememesidir. Yani borçlu icra emrine itiraz edemez, takibi durduramaz ancak bazı sebeplere dayanarak icranın geri bırakılmasını isteyebilir.

İcra emri ile, borçlunun ilamda yazılı borcu belli bir süre (genellikle 7 gün) içinde ödemesi veya teslim etmesi, buna uymazsa, ilam hükmünün icra müdürü tarafından zorla yerine getirileceği (icra edileceği) borçluya ihtar olunur.

Borçlu, bu süre içinde borcunu yerine getirmezse, ilam hükmü icra müdürü tarafından zorla icra edilir. Örneğin, ilamda yazılı para borcu için borçlunun malları haczedilir, ilamda yazılı taşınır mal zorla borçludan alınarak alacaklıya teslim edilir veya borçlu ilamda yazılı taşınmazdan (mesela bir evden) zorla çıkarılarak, taşınmaz icra müdürü tarafından alacaklıya teslim edilir.

Borçlu, 7 gün içinde borcunu ödemez ve icranın geri bırakılması kararı da gösteremezse, alacaklının talebi ile cebri icraya devam edilir. Bu durumda alacaklı,iflasa tabi olan (m.43) borçlusu hakkında haciz veya iflas istemekte serbesttir (m.37).

Alacaklının ilamlı takip talebinde haciz veya iflas yollarından hangisini istediğini bildirmesine gerek yoktur. Çünkü alacaklı, icra emrindeki yedi günlük süre geçtikten sonra, haciz veya iflas yollarından birini seçebilir (m.37). Bu nedenle alacaklı, ilamlı takip talebinde haciz isteyeceğini bildirmiş olsa bile, yeni bir takip talebinde bulunmasına gerek olmaksızın, icra emrindeki yedi günlük süre geçtikten sonra, borçlunun doğrudan doğruya iflasını isteyebilir.

Takipte Karşılaşılan Sorunlar ve Tasarı Halinde Olan İyileştirmeler

İcra dairelerinde gerek ilamsız gerekse de ilamlı takiplerde karşılaşılan sorunların başında işlemlerin uzun süreler alması ve geçirilen sürelerin özellikle alacaklı aleyhine işlemesidir. Sürelerin uzun tutulması borçlunun bu sürelerde şayet mevcut bir parası veya malvarlığı varsa bunun üzerinde kolayca tasarruf ederek alacağı riskli hale getirmesine yol açmasıdır. Bu durum özellikle ilamlı takiplerde mahkeme sonucunu öğrenen borçlunun bankada olan parasını biran önce çekip veya mal varlığı varsa güvendiği kişiler üzerine devredip kendisini fakir bir hale getirmesine imkan vermektedir.

Alacağını tahsil etmek için mahkemeden ilam çıkarmak alacaklının en az 1,5 yılını almaktadır. Uzun süren Mahkeme sorunu dışında yapılan mahkeme masrafları, tutulan vekil ücretleri ayrıca alacaklıya bir külfet getirmektedir. Bu davalarda genellikle alacaklı taraf haklı çıkmakta zira hiç kimse hakkı olmadığı bir para için Adli makamları rahatsız etmek ihtiyacı hissetmez, sonuç çoğu kez alacaklı lehine olmaktadır. Çok özel durumlar olmadığı müddetçe, ki bunun için kanun, borçluya bir takım imkanlar da vermektedir, örneğin icranın geri bırakılması veya kanun yolları vs.gibi, borçlunun borcunu tahsil için cebr-i icra zorunlu olmaktadır.

Mahkeme ilamı çıktıktan sonra sıra ilamın icraya konulmasına gelir. Alacaklı gider icra dairesine orada dilekçe üstüne dilekçe verir borçlunun mal varlığının araştırılması, banka hesaplarının incelenmesi vs. taleplerini içeren dilekçelerini defalarca verir üstüne üstlük bunların haczedilme ücretleri, tebligat ücretleri, görevli ücretleri ayrıca icra veznesine alacaklı tarafından ödenir. Verilen dilekçelere cevabın gelme süresi 2-3 ayı alır, şayet gelen yazılarda eksiklik olmazsa bu kerre tekrar dilekçe ile şayet malvarlığına el konulacaksa en az 1000 TL ön ödemeli haciz işlemi talep edilir. Eğer takip oturduğunuz ilde ise masraf biraz daha az olur ancak il dışında ise bu fiyat ikiye katlanır. İcra dairesinde arz ve talep içinde süregelen bir safha yaşanır ki sonucunda da daha alacağınızı tahsil edeceğiniz dahi netleşmemiştir. Bu uzun ve masraflı safha sonrasında bunlar faize mahsup edilerek hesaplanır ama yine de alacağınız garanti değildir. Takibi talep edilen dilekçenize 2-3 ay sonra sıraya girdiniz cevabı gelebilir yani bu hesapta ya da taşınmazdatakyidatlar, ipotekler var siz 4.veya 5.sıradasınız şeklinde cevaplar gelir. Bu süre zarfında alacaklının kaçırdığı fırsatlar, kuracağı iş,alacağı ev, arsa vs.varsa hepsi askıda işlem olarak kalır. Alacaklının açtığı mahkeme, yaptığı masraf, uğraşıları, bekleme süreleri neredeyse ilamsız takip benzeri bir safhaya dönüşür.

Öneriler

İcra takibinde bugün otomasyon sistemi hakim yani dosya kabarıklığı en aza indirgenmeye çalışılıyor. Ancak yine de yeterli olmuyor. Bizim önerimiz İlamlı Takip işlemlerinde süre, masraf,dilekçe gibi sürdürülebilir işlemlerin takip elemanlarınca resen yerine getirilmesi yani Talebe bağlılık ortadan kalkmalı. Çünkü bizim neyi istediğimiz ya da istemediğimiz, hedeflenen amaç Mahkeme kararı ile ortaya çıkmış durumdadır. Ayrıca icra dairesinin Tensip Tutanağı düzenlemesi de yeni bir uygulama ama anlaşılır gibi değil. Zira TensipTutanağı duruşmaya hazırlık tutanağıdır, İcra dairesinin İcraMahkemesi düzeyine çıkarılması gibi bir algı oluşuyor.

Yine çıkarılan yasa ile İcra memurunun alacaklı veya borçlunun talebi olmadan, borçlu ve alacaklının özel bilgilerine ulaşamaması çok yerinde bir düzenleme oldu. Keyfi uygulamalar ortadan kalktı. Bu iyileştirme gibi birtakım iyileştirmeler de bugün tasarı halinde yakın bir zamanda da yasalaşacak. Örneğin ilamlı takip işlemlerinden boşanmış çiftlerin çocuklarının icra dairesi aracılığı ile teslimine son vermeyi amaçlayan düzenleme yasalaşmak için yeni yasama dönemini bekliyor. Bu yasa ile çocuklarımız icra konusu olmaktan çıkarılarak sürecin insanileştirilmesi hedefleniyor. İcra memurları marifeti ile çocukla ilişki kurulması sonlandırılıp onun yerine çocuk teslim merkezleri kurulması amaçlanıyor. Böylece çocukların bir meta gibi icraya konulmaması hedefleniyor.

Bir diğer önerimiz icra dairelerini çoğaltmak yerine her mahkemenin bir icra odası olsun. En ideali bu olacaktır.

Güncel Makaleler
ADRES
Körfez Mh. Ankara Karayolu Kocaeli Plaza No:111 Kat:2 Daire:31 İzmit/Kocaeli
TELEFON
0 (535) 476 34 58
0 (262) 322 78 34
E-POSTA
info@zeynepdemir.av.tr
ÇALIŞMA SAATLERİ
Hafta içi: 09:30 - 18:00
Cumartesi: 10:00 - 15:00

Demir Hukuk Bürosu | Tüm Hakları Saklıdır. Yasal Uyarı: Bu site Türkiye Barolar Birliği'nin Meslek Kurallarına ve Reklam Yasağı Kurallarına tabidir. Sitenin kendisi, logosu ve içeriği, reklam iş geliştirme ve benzeri amaçlar ile kullanılamaz. Bu web sitesine link yaratmak yasaktır. Web sitemizde yer alan bilgiler hukuki mütalaa veya tavsiye değildir

Brunsia Avukat Web Siteleri
    [Kod-Menu-List]
  • [Kod-Menu-0-Adi]
      [Kod-Menu-0-Alt]
  • [Kod-Menu-1-Adi]
      [Kod-Menu-1-Alt]
  • [Kod-Menu-2-Adi]
  • [Kod-Blog-Baslik]